Hello everyone, how are you? We talked about going somewhere on my husband's day off, but by the time we got ready and left the house, it was already 16:00. So we decided to go to a place that would not close after five, where we would not have a time problem. There was a place that I had been thinking about for a long time and saved on Instagram. Hidiv Pavilion Waterfall.
Herkese selamlar, nasılsınız? Umarım iyisinizdir.Eşimin boş gününde bir yerlere gidelim diye konuştuk ama biz hazırlanıp evden çıkana kadar saat 16:00 olmuştu bile. O yüzden beşten sonra kapanmayacak, zaman sıkıntısı yaşamayacağımız bir yere gitmeye karar verdik. Benim ne zamandır aklımda olan instagramda da kaydettiğim bir yer vardı. Hidiv Kasrı Şelale.
This is in Beykoz. It is both in the city and in the forest. I haven't seen so much greenery together for a long time, not since we moved to Istanbul. Imagine, you live in a metropolitan city like Istanbul, but you are surrounded by nature. This is exactly the kind of life my wife and I want. For example, in Ümraniye, we park our car 15 minutes (usually) away from our house. We never had this problem in Beykoz.
Burası Beykoz'da. Hem şehrin içinde hem de ormanın içinde. Uzun zamandır, İstanbul'a taşındığımızdan beri bu kadar yeşilliği bir arada görmemiştim. Düşünün, İstanbul gibi metropol bir şehirde yaşıyorsunuz ama doğayla iç içesiniz. Eşim ve ben tam da böyle bir hayat istiyoruz. Örneğin Ümraniye'de arabayı bile evimizden 15 dakika (genellikle) uzağa park ediyoruz. Beykoz'da bu sorunu hiç yaşamadık.
At the entrance, you are greeted by a road with trees on the right and left, and at that moment you realize that you have come to a lush green place. When we entered the pavilion, two roads were separated and we started our tour from the right side after consulting the security.
Girişte sizi sağlı sollu ağaçların olduğu bir yol karşılıyor.Zaten o an anlıyorsunuz sizi yemyeşil bir yere geldiğinizi. Kasra girdiğimizde iki yol ayrılıyordu ve güvenliğe danışarak sağ taraftan başladık turumuza.
There are two paths, a walking path and a bicycle path. My wife liked the walking path very much. Because there was an area like a green carpet in the walking area and the bottom was soft. My wife even says that it's like I'm walking on cotton😂.
Yürüyüş yolu ve bisiklet yolu olarak iki yol var.Eşimin yürüyüş yolu çok hoşuna gitti. Çünkü yürüyüş alanında yeşil halı gibi bir alan vardı ve altı yumuşaktı. Hatta eşim diyor ki sanki pamukta yürüyor gibiyim😂.
After walking a bit, we discovered the viewing area, from which you can see the entire Beykoz coast. Some people were taking photos and others were enjoying the view. Now it is completely up to you.
Biraz yürüdükten sonra seyir alanını keşfettik. Alandan Beykoz sahili tümüyle görebiliyorsunuz. Bazıları fotoğraf çekiliyordu bazıları ise manzaranın tadını çıkarıyordu. Artık orası tamamen size kalmış.
After going a little further, you reach the waterfall. I thought the waterfall was natural but it wasn't. I was a little upset about that. According to our guess, the water is recirculating because when we went there, the water was flowing very lushly but after 20 minutes the water stopped. After taking some photos near the waterfall, we started to move forward and we got a little hungry.
Biraz daha ilerledikten sonra şelale kısmına ulaşıyorsunuz. Ben şelaleyi doğal sanıyordum ama değilmiş.Buna biraz üzüldüm.Tahminimize göre su devirdaim yapıyor çünkü gittiğimizde gayet gür şekilde akıyordu su ama 20 dk sonrasında su kesildi. Biraz şelalenin yanında fotoğraf çekildikten sonra ilerlemeye başladık ve biraz da acıktık.
After walking a little further up the street, we came across Beltur's cafe. I took the price list of the menu for you. I thought the prices were normal, but unfortunately I can't say that I loved the taste.
Yukarıya doğru biraz daha ilerledikten sonra Beltur’un kafesine denk geldik. Menünün fiyat listesini sizin için çektim. Fiyatlar bence normaldi ama lezzet açısından maalesef çok bayıldığımı söyleyemiyorum.
Beltur had a wedding hall inside the pavilion and we learned about it there and we came across the wedding. It was a very luxurious wedding hall with classical music, where musicians playing violin greeted you at the entrance. While eating our dinner, my wife and I sat and watched the wedding😂. While we were talking among ourselves about how much the wedding costs here, we asked the waiter who came to us and we were shocked when we heard the price. All the costs of the wedding were 3.000.000 TL. The funny thing for me is that the bride and groom had 12 wedding witnesses.
Kasrın içerisinde Beltur’un düğün salonu varmış bizde orada öğrendik.Ve düğüne denk geldik. Klasik müzikli, girişinde sizi keman çalan müzisyenlerin karşıladığı çok lüks bir düğün salonuydu. Yemeğimizi yerken eşimle beraber biz de oturup düğünü izledik😂. Kendi aramızda buranın düğün masrafı ne kadardır diye konuşurken yanımıza gelen garsona sorduk ve fiyatı duyunca şok olduk. Düğünün bütün masrafları 3.000.000 tl. Asıl bana komik gelen yer ise gelinle damadın 12 tane nikah şahidinin olması…
After watching part of the wedding, we got a little bored and decided to go to Beykoz beach while we were there. Just as we were leaving, there was a municipal florist and we bought a hall plant for our house. The prices were very reasonable by the way.
Düğünün bir kısmını izledikten sonra biraz sıkıldık ve gelmişken bir de Beykoz sahile gidelim diyerek ordan kalktık. Tam çıkarken belediyenin çiçekçisi vardı evimiz için bir salon bitkisi aldık. Fiyatları bu arada çok uygundu.
The most beautiful activity is the activity with your loved one, so we completed the day by watching the sunset on the beach, accompanied by our glass of corn. ♥️
En güzel etkinlik sevdiceğinle yapılan etkinliktir o yüzden sahilde üneşin batışını izleyerek ,bardak mısırlarımız eşliğinde günü tamamladık. ♥️
